Değerli Üreticilerimiz,
TBMM Zirai Don Araştırma Komisyonu üyelesi Milletvekillerinin Adana’ya yaptıkları ziyarette, ilimizdeki zirai don sonuçlarının değerlendirilmesi ve alınabilecek tedbirler konulu İstişare ve Koordinasyon Toplantısı sayın Valimiz Yavuz Selim Köşger‘in de katılımıyla bugün sabah, birliğimizi temsilen Yönetim Kurulu Başkanımız Mutlu Doğru, 2. Başkanımız Prof Dr Bülent Özekici, Genel Sekreterimiz Sinem Özkan Başlamışlı ve yönetim kurulu üyemiz Yiğit Özşahin’in katılımıyla Anemon Otel’de gerçekleştirildi. Toplantıda söz alan başkanımız aşağıdaki konuları gündeme getirmiştir, bilginizi rica ederiz.
Dondan zarar gören çiftçilere yaptıkları maliyeti, TARSİM yaptırmasına bakılmaksızın rapor edilen hasar oranına geri göre ödenmesi olumlu bir adımdır. Ancak yapılan masrafın tespiti teknik olarak mümkün değildir. Ürün bazında ortalama maliyet tespit edilir buna göre destek ödemesi yapılırsa da bölgesel farklılık nedeniyle itirazlar olacaktır. Bunun sonucunda ise Hazine tarafından belirlenen bir destek bütçesinin zarar gören alanlara bölünerek belirlenen bir desteğin de çiftçimize yeterli olmayacağı ve tatmin etmeyeceği kanaatindeyim.
⁃ Tarım kesimi işletme sermayesinden yoksun olduğu için üretim finasmanını kredi ile yürütmektedir. Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile 3 yıllığına açıklanan ancak yapılan değişiklik ile 2025 yılı bundan muaf tutulan Ziraat Bankası’nın tarımsal kredi üst limitleri ve krediye konu ürün maliyet baremlerinin artırılması gerekmektedir. Aksi takdirde piyasada maliyeti %60’lara varan faiz oranları ile tarım kesiminin üretime devamı zorlaşacaktır. 2025 yılı mahsulü donarak zarar gören çiftçilerimiz yaz aylarında meyvesiz ağaçlarına masraf etmeye ve bakıma devam edeceğinden bu ürünler için çiftçimize ilave kredi açılması da gerekecektir.
⁃ Dondan etkilenen çiftçilerin kamuya olan SGK ve vergi borçlarının bir yıl faizsiz ertelenmesi de çiftçilerimiz için önemli bir destek olacaktır.
⁃ 2025 yılı Tarımsal su bedellerine 2023 yılında olduğu gibi %50 destek verilmesi ve dondan zarar gören çiftçilere belirlenen resmi hasar oranında indirim yapılması da yerinde bir destek olacaktır.
⁃ Dondan zarar gören çiftçilerimize pandemi zamanında olduğu gibi KGF kaynaklı düşük faizli işe devam kredisi sağlanması çiftçilerimizin finasmana ulaşarak üretime devamını sağlayacaktır.
⁃ TARSİM’in hasar tespit raporları tamamlanan üreticilerimize poliçe bitiş tarihini bekletmeden tazminatlarının ödemesi olumlu bir adımdır. Ancak 1 milyonluk arabasını dahi her yıl zorunlu olmasa da kasko yaptıran çiftçinin 20-30 milyonluk ürününü neden TARSİM aracılığıyla sigorta ettirmediği de dikkat çekicidir. Ziraat Bankası TARSİM zorunluluğu olmasa poliçe miktarının daha da düşeceği öngörülmektedir. Bu nedenle başta ekspertiz konusu olmak üzere bu kadar destek verilmesine ve TARSİM’in her yıl kendisini geliştirmesi ve kapsamını genişletmesine rağmen neden çiftçi TARSİM’e rağbet etmiyor, bunu da ayrı bir başlıkla araştırmak gereklidir.
⁃ Ziraat Bankası kredilerinde kullanılan kredi kadar TARSİM poliçe teminatı istenmesi kuralının bu yıla mahsus ürün az olacağından zarar nispetinde düşürülmesi de çiftçinin en azından yatırdığı kadar krediyi geri almasını sağlayacaktır.